24 Mayıs 2012 Perşembe

Türkiye'nin Gay İkon Pop Kare Ası; Ajda Pekkan, Nükhet Duru, Seyyal Taner ve Hande Yener

Pop Müziğimizin En "Travesti" Kadınları


Gay ikonu eşcinsellerin benimsediği bir halk şahsiyeti olarak tanımlanıyor. Gay ikonlarının alımlılık ve ihtişamlı olmak, güçlü bir duruş sergilemek ve androjen bir görüntüye sahip olmak gibi özellikleri vardır. Androjen derken de her iki cinsiyetin görünümüne sahip olup, hiçbir cinsiyete ait görünürlüğe sahip olmama, bir cinsiyetsizlik hali diyebiliriz.

Gay ikonları herhangi bir cinsel yönelim veya cinsiyet kimliğine sahip olabilirler. İlla ki eşcinsel veya transseksüel, erkek veya kadın olması şart değildir ama genellikle kadın olurlar. Bunun altında yatan neden, erkek eşcinsellerin yani gay'lerin daha görünür olup kendilerini ve beğenilerini daha özgür ifade edebilmeleri olabilir mi? Gay ikonların aktif bir LGBT hareketi içinde olması da şart değildir.

Tarihi ikonların cinsel yönelimlerinin tartışılır olması onları ikon mertebesine yükselttiği için, gay ikonların androjen kimlik barındırmaları belki de daha anlamlı. Böyle olmayan, yani androjen kimlik barındırmayan gay ikonları da var ihtişamlı ve güçlü olma gibi özelliklerinden dolayı ama bence de gay ikon olmalarında androjen kimlik özelliği daha belirleyici.

Türkiye'de de bir çok gay ikonu var ama ben hepsine gay ikonu diyemiyorum. Eşcinsellerin sevdiği her ünlü şahsiyet ikon mertebesine yükseltilmemeli bence. Biraz önce bahsettiğim gibi androjen kimlik sergilemeliler, kadınsalar eğer travesti halleri olmalı.

Türkiye'de bu özellikleri taşıyan, bir çok eşcinselin de gay ikon gözüyle baktığı kare as, Ajda Pekkan, Nükhet Duru, Seyyal Taner ve Hande Yener'dir. Hepsi de ihtişamlı, güçlü, mesleklerinde başarılı ve androjen bir görüntüye sahipler. Dikkat ederseniz dördünde de bir travestilik var ve hepsi de sanki bir kadın olma gayreti içinde.



Ajda Pekkan ilk çıktığı yıllarda etine dolgun bir kadınmış ama daha sonraki yıllarda kadınlıkla hiç alakasının olmadığını görüyoruz. Hatlar genellikle erkeksi ve bu erkeksi hatları abartılı feminenlikle kapatmaya çalışıyor.

Keza Nükhet Duru da öyle. Hatta Nükhet Duru'da daha bir feminenleşme çabası görüyoruz. Daha düne gelinceye kadar çok zayıf ve göğüssüz bir kadındı. İçlerinde en travesti görüntüye sahip olan Nükhet Duru zaten ama bu dördünün içinde değil, gelmiş-geçmiş en güzel travesti olarak görüyorum ben onu.



Seyyal Taner'in kadınsı hatları inkar edilemez ama ben onu çok abartılı bir travesti olarak görüyorum. Hatta bir transseksüelin cinsiyet kimliğini kanıtlama çabasından dolayı kadınlığını abartması gibi bir durum söz konusu. Ama yüzüne bakarsanız travestilikte Nükhet Duru'dan hiç aşağı kalır yanı yok.

Hande Yener'e ise kadın demeye bin şahit lazım. Sopa gibi bir kadın. Diğer üçünde bir feminenleşme çabası varken, Hande Yener'de bu çaba da yok. Belki kendisiyle barışık olmasından, belki günümüz şartlarında cinsiyet kimliğinin cinsiyetsizliğinin daha kabullenilebilir olmasından dolayı, onda  feminenleşmekten çok cinsiyetsizleşme çabası var daha çok. Cinsiyetsizleştikçe de cüretkarlaşıyor. Çünkü toplumsal açıdan korunacak bir şey kalmıyor cinsiyet ve cinsellik anlamında.



Dördünün en büyük özelliği bedenleri konusunda bu cüretkar olma durumları zaten. Ama bu cüretkarlığın cinsiyetsizliklerinden dolayı pornografiyle asla alakası yok. Çünkü bedensel veya toplumsal cinsiyeti kadın olan birinin kendini kapatma çabası olur. Sanki erkeklermiş de, rahatsız olacak bir durumları yokmuş gibiler. Rahatsız olacak bir durumları yok tabi ama, içinde yaşadığımız toplumdaki kadına bakış açısını gözönünde bulundurduğumuzda, onların bu cüretkarlıkları çok cesurca. Mesela diğer kadın popüler kültür ürünlerimizin feminenliklerinden dolayı vücutları gündem oluşturur ama bunlarda cüretkar bedenler olağan karşılandığı için hiç kimsenin umurunda olmaz. Çünkü hepsi de toplumsallıktan sıyrılmış bir isim olmuşlardır. Kitleler tarafından takip edilirler ama halkın sanatçısı değillerdir. Onlar birer yıldızdır ama marjinal birer yıldız oldukları için kimseyi de rahatsız etmez bu artılı cüretkarlıkları. Heteroseksüel gözüyle bakanlar belki pornografi gözüyle görebilirler onların cüretkarlıklarını ama bu da sadece erkeklerin bakış açısı olarak kalır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder